Her Şey Çift mi Yaratılmıştır?

Zariyat 49: Düşünüp ibret alasınız diye her şeyden iki çift yarattık.

Yasin 36: Yerin bitirdiklerinden, kendi nefislerinden ve daha bilmedikleri nice şeylerden bütün çiftleri yaratan (Allah çok) yücedir.

Eleştiri:

Her canlı çift değildir. Bakteriler, virüsler bölünerek çoğalırlar.

Cevap 1:

Bu ayetler farklı yorumlara neden olmuştur.

Zevc: Çift mânasına geldiği gibi çeşit ve kısım mânasına da gelir. Allah’ın bütün çeşit ve sınıflarıyla âlemi yarattığını ifade eder. Bu âyet, çift kavramının insanlar gibi bitkilerde de erkek ve dişi unsurlar ile câri olduğunu, hatta insanların çeşitli dönemlerde bilmedikleri birçok şeylerde de çift unsurun bulunduğunu ifade eder: elektrikte artı ve eksi yük, cisimler arasında itme ve çekme kuvveti, maddenin temeli olan atomlarda pozitif ve negatif elektronlar, bu âyetin mûcizevî olarak haber verdiği şeyler arasındadır. Bütün bunlardan maksat da, her şeyi çift yaratan, bunca çeşitliliği ile kâinatı yaratan Allah’ın tek olup eş ve ortaktan münezzeh olduğunu vurgulamaktır.

Gerçekten de bugün, maddenin çiftler halinde yaratıldığı biliniyor. Bir toz zerresinden yıldızlara kadar bildiğimiz ne varsa, hepsinin yapı taşlarını teşkil eden atom parçacıkları ve onlardan daha aşağı seviyedeki parçacıklar, yaratılırken daima antimaddeleriyle birlikte çift olarak yaratılırlar.

Müfessirler “her şeyden çift çift yaratma”nın anlamını açıklarken daha çok “gece-gündüz, erkek-dişi, yer-gök, insan-cin, iman-küfür, ay-güneş” gibi karşıtlık örnekleri üzerinde durmuşlardır. Taberî bunu “Cenâb-ı Allah’ın her yarattığının yanı sıra amaç ve işlevi itibariyle ondan farklı bir ikincisini yaratması” şeklinde anlamanın uygun olacağı kanaatindedir. Yine Taberî’nin izahına göre burada esas amaç Yüce Allah’ın yaratma sıfatına dikkat çekmektir. O’nun yaratmasını -meselâ ateşin yakma özelliği gibi- tek sonuçlu olarak algılamamak gerekir, O dilediği her şeyi dilediği biçimde yaratma gücüne sahiptir (Taberi, XXVII/8-9).

Elmalılı, bu konudaki görüşleri özetledikten sonra, Beyzâvî’nin “her cinsten iki nevi bulunduğu” tarzındaki yorumunu öncekileri de içine alması itibariyle daha kapsamlı bulur. Bununla birlikte o, âyetteki “her şey” ifadesinin sadece cinsleri değil fertleri de kapsadığını dikkate alarak, burada dış âlemdekiler ile onların zihindeki formlarının uyumlu eşleşmesiyle tecelli eden idrak olayına da işaret bulunduğu yorumunu yapar; her hangi bir şey hakkında meydana gelen şuur hâdisesinde bu ikiliğin kaçınılmaz olduğunu, bu ikilik içinde birleştirilmeden hiçbir şeyin tasdik edilemeyeceğini, tefekkür ve tezekkürde bulunulamayacağını, âyetin sonunda yer alan “ki inceden inceye düşünesiniz” ifadesinin de bunu desteklediğini belirtir. (bk. Elmalılı Tefsiri, VI/4543-4544.)

Ayrıca Yâsîn 36/36. suresinde,

“Toprağın bitirdiklerinden, kendilerinden ve daha bilmedikleri nice şeylerden bütün çiftleri yaratan Allah her türlü eksiklikten uzaktır.”

buyurularak, kâinatta insanın bildiği ve bilmediği bütün çiftleri yüce Allah’ın yarattığı belirtilmekte ve her birinin paydaşı, eşi, benzeri, karşıtı olan bu çiftlerin hepsinin yaratılmışlık özelliğine, dolayısıyla bunları yaratanın tek olduğuna dikkat çekilmektedir. İnsanların Kur’an’ın indiği sırada bilmediği birçok şeyde de çift yaratılma özelliğinin bulunduğu modern araştırmalar tarafından ortaya çıkarılmış olup bu, ileride daha nice varlık, olay ve kavram çiftlerinin keşfedilebileceğinin işaretidir.

Paul Dirac adlı bilim adamının atom parçacıklarının da çift yaratıldığını, yani elektron karşısında pozitronun bulunduğunu tespit edip “parite kanunu”nu keşfetmesi ve bu sayede Nobel Ödülü kazanması, bu âyetteki anlam derinliğine ışık tutucu bir gelişme olarak değerlendirilebilir.

Soruda geçenlere gelince:

Daha önce de atom için aynı şey söyleniyordu, ama sonra elektronların “artı ve eksi” yüklü olduğu görüldü. Zaman geçtikçe Kur’an’ın harikalığı daha iyi anlaşılmaktadır. Kur’an’ın bildirdiği şeyler zamanla daha iyi anlaşılacaktır. Bu nedenle henüz bilimin ulaşamadığı gerçekleri hemen inkar etmek asla doğru değildir.

Aynı türe ait iki bakteri yan yana gelerek aralarında geçici sitoplazmik köprü oluşturur. Bu köprü aracılığıyla DNA molekülü, tamamen veya kısmen bir bakteriden diğer bakteriye aktarılır. Bu gen aktarımı olayına “konjugasyon” denir.

Konjugasyon olayı ile yeni özelliklere sahip ve ortam şartlarına uyum yapmış dayanıklı bakteriler oluşur.

Gen aktarımında bulunan bakteri erkek, geni alan ise dişi olarak kabul edilir. Olay tamamlandığı zaman bakteriler arasında kurulmuş olan sitoplazmik köprü erir.

Virüsler bölünerek üremezler. Virüslerin kendisi canlı olup olmadığı tartışmalıdır. Canlı hücresini bulduğunda onun DNA’sını kullanarak kendisini kopyalar.

Salyangozun üremesi için de çift olması gerekir.

“Salyangozlar hermafrodit (Çift eşeyli) canlılardır. Yani hem dişi ve hemde erkeklik organı aynı hayvanda bulunur. Fakat yine de çiftleşmeleri gerekmektedir. Kıştan çıkan salyangozlar ilkbaharda gece gündüz sürekli körpe filizleri yerler. Çok çabuk gelişirler. İki salyangoz yüzyüze gelerek uzuvları sayesinde birbirlerini döller. Her yıl çiftleşmeyebilirler ve mayıs ayında çiftleşirler. Bir defa çiftleşme ile birkaç yıl yumurtlamaya devam ederler. Çiftleşme mayıs ve ağustos aylarında iki defadır. Yumurtlama ise bir defadır. Burgonya cinsi salyangoz çiftleşmeden 12-15 gün sonra, bir başka tür ise 5-8 gün sonra yumurtlar..”

Kaynak: Sorularla İslamiyet

Cevap 2:

Zariyat 49: Ve her şeyden iki çift (zıt kutuplu) yarattık ki, (zatım olan Allah’ın tek olduğunu) düşünüp anlayabilesiniz. *

 (*) Kur’an, insanların çift cinsiyet halinde yaratıldığını söyler (Kıyame 39), Nice bitkilerin çiftler halinde (tozlaşma özelliğine sahip) olduğunu söyler (Yasin 36) Bütün evreni oluşturan madde çiftli yaratılışlı (artı – eksi, pozitif – negatif, madde – anti madde vs. zıt kutuplu) olduğunu söyler. Ama hiçbir yerde/ayette bütün canlıların çift cinsiyette olduğunu söylemez.

Eşeysiz üreyen bakterilere gelince: Bunlar da ikiye bölünerek ürerler, bu nedenle üremeleri (yaratılışları) yine çiftler hâlindedir, ama çift cinsiyetli değiller. Zira her şeyin çift yaratıldığını söyleyen ayetin cinsiyetle alakası yok, fizikteki pârite teorisi ile alakalıdır, bunu bakterilerin cinsiyeti ile bağdaştırmak anlamsız bir karşılaştırmadır. Kaynak: (131# Herşey çift yaratıldıysa bakterilerin neden cinsiyeti yok?)

İşte burada’’zevceyn’’ iki çift’’ ifadesi kullanılmış. Yani her şeyi çift yarattığını söylemesi, kâinatta geçerli olan dualite kavramının ifadesidir, çift cinsiyetle alakası yok. Zira kâinatta yaratılan her şey; ya ezdad/ düalite (birbirine zıt olan çiftler) ya da ezvac (birbirini tamamlayan çiftler) hakikatleri ile ifade edilir. Birçok ilim disiplini (Tıp, Kozmoloji/ Evrenbilim, Psikoloji, Moleküler- bioloji, Kuantum fiziği, Astrofizik, İlm-i Nücum, Astronomi vd.) bu hakikati işleyerek araştırmalarını yapar ve geldikleri seviyelere bu “düalite sırrı” ile ulaşır. Zaten Kur’an da (أزواج – زوجين) ’’ezvac – zevceyn’’ erkek ve dişi anlamına gelmez. Zira Kur’an da erkek için (ذكر) ‘’zeker’’dişi için (أنثي)’’unsâ’’ ifadesi kullanılır. Örneğin: (Leyl-3) (وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىۙ)’’Vemâ ḣaleka-żżekera vel-unśâ’’ erkek ve dişiyi yaratana, yemin ederim ki; ’’ ve Kıyamet -39: (فَجَعَلَ مِنْهُ الزَّوْجَيْنِ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىۜ) yani ‘’İki cinsi, (erkekleri ve dişileri oluşturan özellikleri/ x ve y kromozomlarını) ondan (erkek sperminden) hazırlayıp planladı.‘’ifadesi kullanılmıştır. Aynı ifadeler Nisa- 124. ayette olmak üzere birçok ayette de geçiyor. Bu nedenle meallerde parantez içinde zevc, zevceyn veya ezvac için kullanılan ‘’erkek ve dişi’’ifadeleri yanlıştır. Kur’an genel bir ifadeyle her şey (أزواج)’’ ezvac’’ yani çiftler halinde yaratılır’’ diyor.

Bitkilere gelince: Bunlarda ise eşleşme yani tozlaşma gerçeği söz konusudur. Bu nedenle bitkiler için kullanılan (أزواج)’’ ezvac’’ ifadesi tozlaşma gerçeğine işarettir.

Evren’deki çiftli olan cansızlara gelince: Bunlar da artı – eksi, pozitif – negatif, madde – anti madde veya atom ve atom altı parçacıkları, itme-çekme kuvvetleri, proton- anti protonlar, nötron ve anti nötronların vs. zıt kutuplu yaratılışlarını ifade eder. İşte evrendeki çiftli yaratılışların birçoğundan Kur’an’ın indiği dönemde insanların bundan haberi yoktu. Aslında bütün evreni oluşturan madde çiftli yaratılışın üzerine kurulmuştur…

Maddenin çiftler hâlinde yaratılışı fiziğin en önemli keşiflerindendir. İngiliz bilim adamı Paul Dirac bu konudaki çalışmalarından ötürü 1933 yılında Nobel Fizik Ödülü’nü almıştır. Yine 1932’de Pozitronun keşfinden sonra her türlü atom altı parçacığının aynı kitleli ve ters yüklü bir karşı parçacığı olduğu anlaşıldı. (Pozitron – Vikipedi). Ayrıca burada asıl dikkat çekilen Allah’ın tekliğidir. Tüm yaratılmışlar dünyası çift ve çok kutupluluk yasasına tâbidir. Bu yasayı koyan da tek olan ve yaratılmışların yasasına tâbi olmayan Allah’tır.

Özetle, eğer her şey erkek ve dişi, yani cinsiyetli olarak yaratılmış olsaydı, ilgili ayetin metni şöyle olması gerekirdi! ومن كل شيء خَلَقَنا الذكر والانثي لعلكم تذكرون﴾ ‘şeklinde olmalı idi. Ama ayet böyle değildir. Demek ki, ayet her şeyin cinsiyetinden değil, çiftler halindeki yaratılışlarından söz ediyor, bu nedenle bakterilerde cinsiyetin, yani eşeyli üremenin olmaması ayete aykırı değildir, bilakis baktarilerin ikiye bölünmesiyle üremeleri /yaratılmaları ayette geçen ezvac ifadesiyle tam uyumludur. Ayrıca faydalı bakteriler de var, zararlı bakteriler de var. Bu nedenle onlar da zıt kutuplu olurlar. (الله اعلم)

İşte bu konuda Müfessir Mücahid’ de diyor ki, bu ayette her şeyin zıt kutuplu olduğuna işaret ediliyor (فقال مجاهد : معناه أن هذه إشارة إلى المتضادات والمتقابلات من الاشياء (ابن ع عطية) Maurice Dirac, elementer parçacık pozitronun keşfedilmesiyle çift yaratılma temel ilkesini kurmuştur. Elektron, atomu meydana getiren temel elemanlardan biridir. O, negatif olarak, en küçük elektrik yük birimine sahiptir. Pozitron da elektronun kütlesi kadar kütleye sahip olmakla birlikte onunkinin aksine pozitif elektrik yükü taşıyan elementer bir taneciktir. Fiziğin temel yapılarından biri olan ’çift yaratılma’ kuralına göre, kâinatın herhangi bir noktasında bir pârtikül yaratılınca, onunla birlikte otomatik olarak ikizi, yani zıt olanı da meydana gelmektedir. Bunların en meşhurlarını şöylece sıralayabiliriz: 1) Elektronun zıt ikizi pozitron. 2) Protonun zıt ikizi antiproton. 3) Nötronun zıt ikizi antinötron. 4) Nötrinonun zıt ikizi antinötrino…

Maddenin daha da derinliklerine inildiğinde yine çiftlerle karşılaşılmaktadır. Bilindiği gibi hemen her madde atomlardan, atomlar da proton, nötron ve elektronlardan oluşmaktadır. Protonlar ve nötronlar da ’kuark, denilen pârtiküllerden meydana gelmektedir. Bunlar da çiftler halindedirler. Şöyle ki: Yukarı (up), aşağı (down); Tuhaf (strange), tılsım (charm); Üst (top), alt (bottom). İşte 1400 sene önce Kur’an’ın, her şeyin zıt kutuplar halinde yaratıldığının söylemesi bu bilimsel keşfe bir işarettir.

Kaynak: İhsan Aktaş Meali

Paylaş