FELSEFE DİNLE ÇATIŞIR MI?
İnsanın hakikat bağlamında merak ettiği en temel sorular şunlardır: Ben kimim? Nereden
geldim nereye gidiyorum? Bu kainat niçin var olmuştur? Hayatın amacı nedir? Allah var
mıdır? Varsa bizden ne bekliyor? Öldükten sonra hayat var mıdır?
2500 yıllık felsefe tarihinde bu sorulara filozoflar hakikat namına bir cevap bulabilmişler
midir?
Bu sorulara cevap veremedikleri gibi akla yaklaşım konusunda bile ittifak edememişlerdir.
Bazı filozoflar aklı mutlaklaştırırken, diğerleri elde edilen bilgiye kesin güvenilemiyeceğini
söylemişler, sonuç itibariyle kendi aralarında konuya kesin çözüm getirememişlerdir. Zaten
2500 yıllık felsefe tarihi birbirini yalanlayan yüzlerce felsefi görüş ile doludur, hiçbiri
insanlığın sorunlarına çözüm getirememiş, bunalımlarından kurtaramamışlardır…(Ezcümle: Felsefeyi fazla gözde büyütmeyin!)
Şimdi bazıları gelmişler felsefe ile din çatışır mı diye tartışıyorlar. Bunu da Batı’nın 19. Yüzyıldaki pozitivist zihniyetiyle yapıyorlar. Ülkemin sözde aydını hep böyleydi. Batı’yı hep geriden takip ediyorlar. Batı bile bazı noktaları artık aştı. Bizimkiler dini küçümsemeyi halen entellik zannediyorlar.
Eğer felsefe ile din çatışıyor olsaydı ‚İslam Avrupa’ya egemen olsaydı ne olurdu‘ sorusunu
inceleyen belgeselde şöyle denmezdi: İSLAM AVRUPA’YA EGEMEN OLSAYDI
RÖNESANS 200 YIL ÖNCE GELİRDİ (Prof. Peter Heine)
Dokumentationen: Was wäre, wenn… der Islam Europa erobert hätte? | ARD Mediathek