BİLGİNİN SINIRI (3)

Doğruyu bulmada sadece akıl ve bilim yeterli değildir. Bilgi vasıtalarımız(aklın kapasitesi ve beş duyularımız) sınırlı olduğu için o vasıtalarla elde ettiğimiz bilgiler de sınırlı olacaktır kaçınılmaz olarak. Tıpkı bir makinanın taşıyabileceği yükün, bir telin geçirebileceği elektrik yükünün sınırlı olduğu gibi. Tabiatı tanırken sırf duyu organları ve aklımız var, dolayısıyla BİLGİMİZ RELATİF OLACAK. Sonu olanın(akıl/duyu organları) sonu olmayanı(‘sonsuz’ kainatı) kaplaması mümkün olmadığından bilim ve felsefenin nihai meselelere çözüm yolu araması başarısızlıkla neticelenir. İnsani güç ve yetenekleri AŞAN ALANLARDA düşünce bir sınıra dayanacaktır, ileriye gidemeyecektir.. Çünkü insani gayret ve çalışmalar duyular alemiyle sınırlıdır ve ondan ötesini bilmeyi sağlayacak beşeri bir güç yoktur. Vahiy, insandaki bu eksikliği gideren ilahi bilginin özel şeklidir, insanda ise bu ilahi bilgiyi kavrayıp anlayacak potansiyel vardır. Mutlak doğrular sadece peygamberlerin getirdiği vahiy vasıtasıyla elde edilir.